Daha çok kıl dönmesi olarak bilinen hastalık oldukça yaygın ve genç nüfus hastalığıdır. Kuyruk sokumunda sık rastlanan hastalık farklı bölgelerde de (koltuk altı, el parmak arası, göbek deliği) görülebilir. Kuyruk sokumunda oluşanlar, anal bölgeye yakın oldukları için önem taşımaktadır. Çeşitli tedavi stratejilerine rağmen hastalığın tekrar etmesi ve hastaların yaşam kalitelerini etkilemesi nedeniyle halen hastaların korkulu rüyasıdır.

-Kıl dönmesi nedir?

Deri altında oluşan boşluk içine kılların dolması ve vücüdun reaksiyoner sıvısının birikmesi ile oluşur. Oluşan boşluk bir ağız ile cilde açılmaktadır. Bu ağızlar birden fazla olabilir. Sırttan ve baştan dökülen kıllar sırtın en çukur alanı olan iki kaba et arasında kıllı ve terli oluğa takılıp sürtünmeler ile vida şeklinde kıllar cilt altına girebilmekte. Bunu da oluşan kaviteler ve labirentler iltihaplanma için uygun olan alan oluşturmaktadır. Buraya giren bakteriler ile apseler oluşmaktadır.

-Belirtiler

Berrak koyu renkli akıntı, kanlı olabilir. İltihaplanma ile kuyruk sokumunda kırmızımsı hassas bölge oluşabilir. Enfeksiyon şiddetli olursa ateş, halsizlik ve bulantıya yol açabilir. Nadiren de üzerinde yerleştiği kemiğe yayılma ve hayati tehdit oluşturacak ciddi iltihap tablosuna neden olabilir.

-Tedavi

1) Ameliyatsız uygulamalar: Son yıllarda ameliyatsız tedavi yöntemi olarak kristalize fenol uygulamaları güncel hale gelmiştir. Biz takipte olan hastalarımızdan son derece başarılı sonuçlar aldık. Ofis şartlarında uygulaması yapılmakta ve bir saat sonra hasta normal hayatında dönmektedir. Bu konuda gümüş nitrat uygulamaları ve son yıllarda lazer uygulamaları da güncel hale gelmiştir.

2) Cerrahi uygulamalar;

  1. a) Flepli uygulamalar: Daha emekli ve komplike prosedürler olup nüks oranları daha azdır.
  2. b) Flepli olmayanlar: Nüks oranları daha fazla olan prosedürlerdir. Uygulanacak olan operasyonlar hasta ile tartışılmalı, bilgilendirme yapılarak karar verilmelidir.

Kıl dönmesinin tedavisinde hasta ilk görüldüğü andan itibaren kalçalar arası bölgenin temiz tutulumu, mümkünse zeytinyağlı sabun  ile temizlenmeli, bu bölgenin kıllarının temizlenmesi öncelikli olarak hastaya hatırlatılmalıdır. Tedavi sonrasında da bu bölgeye olan özeni her zaman devam etmesi gereklidir.